Bağımsız profesyoneller için küresel sistem
Dünyadaki iş yapış biçimlerindeki değişimi beş yıl önceden görerek yola çıkan Esen Bulut, kurduğu “Rimuut” adlı web servisleri aracılığıyla, serbest profesyonellerin kendi şirketlerini kurmalarına gerek kalmadan faturalama ve tahsilat işlemlerini uluslararası standartlarda kolayca gerçekleştirmelerine olanak sağlıyor.
Serbest çalışma, uzaktan çalışma, hibrit çalışma… Tüm dünyada şirketlerdeki çalışma biçimleri radikal bir şekilde değişiyor. Dünyanın herhangi bir yerinden, dünyanın başka bir yerindeki şirketler için çalışabilen serbest profesyonellerin sayısı hızla artıyor ve beklentilere göre daha da artacak. Bu gidişatı çok önceden fark eden Esen Bulut, Rimuut adını verdiği girişimle, profesyonellere faturalama ve tahsilat konusunda önemli bir seçenek sunuyor. Şimdiden 100’den fazla ülkeden on binlerce serbest profesyonelin kullandığı Rimuut’un kurucusu Bulut, “Ekiplerini serbest yeteneklerle zenginleştirmek isteyen yenilikçi kurumlarla, profesyonelleşmiş serbest uzmanlar arasındaki finansal ilişkinin elverişli ve sürdürülebilir olması için devreye giriyoruz” diyor.
Sizi tanıyarak başlayabilir miyiz? Eğitiminize ve kariyerinize nasıl devam ettiniz?
Üsküdar Amerikan Lisesinden mezun olduktan sonra Boston College’da finans ve ekonomi çift derecemi tamamladım. Sonra Türkiye’ye döndüm ve kendimi kurumsal hayatın ortasında, hatta 2008 ekonomik krizinin ayak seslerinin gelmeye başladığı bir dönemde finans alanında çalışırken buldum. Kurumsal hayatın pek bana göre olmadığını, finans bilgimi ve becerimi yeterince kullanamadığımı ve sahip olduğum özelliklerle daha fazlasını yapabileceğimi düşünürken aile şirketimize geçiş yaptım. Uluslararası satış ve pazarlama, süreç optimizasyonu, organizasyonel yeniden yapılanma başta olmak üzere birçok farklı alanda yöneticilik yaptıktan sonra, kariyerimde bir sonraki aşamaya geçmek için hazır olduğumu hissettiğim doğru anda kendi girişimime başladım.
Rimuut’un doğuş hikâyesini ve hizmetlerini anlatabilir misiniz?
Aile işimizde geliştirdiğim yöneticilik becerilerimi, finans alanındaki deneyimimle bir araya getirerek, yeni ekonomi alanında etkisi daha fazla olan işler yapabileceğimi düşündüm. Kardeşim ve aynı zamanda ortağım Mert’in içinde bulunduğu girişimcilik ekosistemi bu geçişimi hızlandırdı ve kendimi yenilikçi bir iş modeli tasarlarken buldum. Yaklaşık 6 aylık bir inkübasyon süreci sonunda Rimuut adındaki girişimimiz, bugünkü modeliyle hayatına başladı. 2017 yılının son günlerinden itibaren Rimuut, 100’ü aşkın ülkeden on binlerce freelance çalışanın kurumsal müşterileriyle sorunsuz ve güvenle çalışmasını sağlıyor. Bu sayede freelance çalışanlar istedikleri yerden, şirket kurmadan şirket gibi çalışabiliyor, kurumlar da organizasyonlarını daha esnek hale getirebiliyor.
Pandemi, uzaktan çalışmayı iş hayatının bir parçası yaptı. Peki, pandemi serbest çalışanları nasıl etkiledi, yakın gelecekte neler bekliyorsunuz?
Uzaktan çalışma, Rimuut’un pandemiden önce öngördüğü gibi, öyle ya da böyle teknolojinin elverişli hale getirdiği koşullarda iş yapmanın evrileceği bir gerçeklikti. Pandemi, bu gerçekliği iş hayatımızın tam merkezine yerleştirdi. Salgın öncesinde henüz kurumların perspektifinde freelance ve uzaktan çalışma, alışılmışın dışında bir istihdam ve çalışma biçimine karşılık gelebiliyordu. Fakat pandemiyle dünya çapında birçok sektörde uzaktan çalışmanın mecburen denendiğine ve uygulanabilir olduğunun kabulüne tanık olduk. Bu dönüşümle birlikte uzaktan çalışmayı, bir tercih olmanın ötesinde bir gereklilik olarak yorumlamamız gerekiyor. Bu dönüşümün farkındalığıyla esnek çalışma modeline alan açan kültür ve değerlere sahip kurumlar, değişime ayak uydurabilecek ve gelişme sergileyebilecek. Bu bağlamda, uzaktan çalışma kültürünün serbest çalışma (freelance) anlayışını geliştireceğini ve daha yaygın hale getireceğini düşünüyorum.
Böyle bir dünyada Rimuut gibi şirketlerin yeri nedir; çalışanlarla nasıl bir ilişkiniz olacak?
Pandemi, hepimize yaşamın ne kadar kıymetli olduğunu hatırlattı. Çalışanlar için iş-yaşam dengesini koruyabilmek; kendi şartlarına en uygun çalışma düzenini seçebilmek öncelikli hale geldi. Burada seçenek yaratma anlamında kurumlara büyük bir rol düşüyor. Fakat uygulanabilir olabilmesi için düzenleyici politikaların varlığı da önem taşıyor. Dünya genelinde çalışma saatlerinin ve mekânlarının tanzimi için politika değişikliklerine tanık oluyoruz. Uzaktan çalışmanın yanı sıra haftanın dört günü mesai yapma gibi uygulama denemeleri Avrupa’nın gündeminde. İş-yaşam dengesinin korunmasında asgari serbestlik koşullarının sağlanamadığı senaryoda, çalışanların bireysel arayışlara yöneleceği aşikâr. Büyüme ve iyileşme göstermeyi hedefleyen kurumların yalnızca işin nereden ve ne zaman yapılacağını değil, istihdam modellerini de gözden geçirmeleri gereken bir dönemdeyiz. Birincil iş gücünü oluşturan personel kadroları haricinde, serbest çalışanlarla da iş ilişkisi içinde olan kurumlar uzmanlık, kültür, dil ve deneyim bakımından çeşitliliğin sağladığı avantajla daha çevik çalışıyor ve küresel çapta daha güçlü faaliyet gösterebiliyor. Rimuut da işte tam bu noktada, ekiplerini serbest yeteneklerle zenginleştirmek isteyen yenilikçi kurumlarla profesyonelleşmiş serbest uzmanlar arasındaki finansal ilişkinin elverişli ve sürdürülebilir olması için devreye giriyor. Yaratıcılığın, tarihsel ihtiyaçları doğru okumanın ve teknolojinin gücüyle Rimuut, iş dünyasında kurumların ve kişilerin ortak fayda sağlayabileceği, iyi ve anlamlı çalışmayı merkezine alan çözümler üretmeye devam edecek.
Rimuut olarak beşinci yılınıza girerken girişiminizin bugün geldiği noktayı nasıl değerlendirirsiniz, bir sonraki beş yılda Rimuut’u nerede görüyorsunuz?
Rimuut, bugüne kadar kendi öz kaynaklarıyla büyüdü ve oluşturduğu pazarı hiç yatırım almadan yaratmayı başardı. 2021 yılında dünyanın dört bir yanından bağımsız yetenek, Rimuut çatısı altında toplamda 15 milyon Euro’luk bir ekonomik değer üretti. Yarattığımız ekonomi, her sene yüksek çarpanlarla büyümeye devam ediyor. Geldiğimiz noktayı finansal verilerin de desteklediğini görmek keyifli; ancak dünyanın herhangi bir yerinde emeğiyle, becerileriyle ve kendi sınırlı kaynaklarıyla bir şeyler yapmaya çalışan insanların işini kolaylaştırmanın, çalışmalarını mümkün hale getirmenin verdiği haz, kesinlikle bambaşka. Önümüzdeki beş sene, giderek büyüyen bu popülasyonun sahip olduğu öncelikli problemlere eğildiğimiz, bankacılık, vergi hizmetleri gibi kritik alanlarda yenilikçi çözümler üretmeye devam ettiğimiz heyecanlı bir süreç olacak.
Son olarak, Üsküdar Amerikan Lisesi mezunu olmanın hayatınıza etkisi hakkında neler söylemek istersiniz?
Üsküdar Amerikan’da okumayı tercih etmemin hayatımda aldığım en doğru kararlardan biri olduğunu, üniversite hayatımda ve özellikle sonrasındaki iş hayatımda çok net şekilde gördüm. Üniversite hayatımda ilk günden itibaren hiç zorlanmadım; çünkü lisede edindiğim multi-kültürel ortamlara uyum sağlayabilme, çok yönlü düşünebilme, zaman yönetimi, multi-fonksiyonel beceri yönetimi gibi özellikleri benimseyip en etkili şekilde kullanmamı sağlayan bir sistemin içinden çıkmıştım. İş hayatına girdiğimde ise birçok kişi tarafından Üsküdar Amerikan mezunu oluşumun özellikle dikkat çektiğini görmek beni şaşırtmıştı açıkçası. Üsküdar Amerikan’ın verdiği eğitimle kazandırdığı kültür ve becerinin, kurumsal dünyada ve özellikle aile şirketimizde üstlendiğim yöneticilik pozisyonlarında bu kadar işime yarayacağını, yaptığım işin kalitesine bu derece etki edeceğini ve sonrasında da girişimcilik serüvenimde tüm bu kazanımlarımın başarılı olma yolumda en üst seviyede faydasını göreceğimi lise yıllarımda tahmin bile edemezdim. Bu vesileyle, tüm öğretmenlerime ve bu kadar uzun yılladır kurumun kalitesini korumasında rol oynayan tüm paydaşlara bana kattıkları için teşekkür etmek ve Üsküdar Amerikan mezunu olmanın gururunu taşıdığımı belirtmek isterim.